1 Aralık 2021 Çarşamba

Gez Göz Arpacık

Tarih 26 Ağustos 2012. Rallinin ikinci etabı. Yer kıymetli. Araçlar, olası bir Rus saldırısında bizim tankların konuşlanacağı zirveden devam edip, tam anlamıyla bir dağ etabı yapacak ve harika köylerden geçerek aşağı vadiye ulaşacaklar. Çok zorlu ama aynı oranda da sürücülerin çok keyif alacağı ve harika manzaralara sahip, doğa ile iç içe bir çekişme alanı.

Profesyonellerle, çok iyi makinelere sahip fotoğraf tutkunlarının arasındayız. Ancak onlarla hareket etmiyor, kendi seçtiğimiz noktalarda konuşlanıyor ve bolca fotoğraf çekiyorum.

Sonra güzergahta bir boşluk oluşunca etabın en alt noktasına inmeye karar veriyor, tatlı bir yokuştan son sürat inip akabinde sola doğru, sert kayaların arasındaki keskin ve dar virajı dönüp tırmanacakları noktayı benimsiyor ve oraya konuşlanıyoruz. Yemyeşilliklerin arasından gürül gürül bir ırmak akıyor.

İki gündür Tırtıl'la uğraşıyorum çünkü ona alınmış bir fotoğraf makinesi bu. Henüz 9-10 yaşında ve fotoğrafla ilgilenmek yerine amcayla arabalar üzerine sohbet halindeler.

Kendime bir açı buluyorum. İlk araçlar geçiyor. Bir kaçını fotoğraflıyorum ama bu ısınma. Zaman tayini yapmaya çalışıyorum. İstediğim kadraj için deklanşöre basacağım süreyi saptamaya çalışıyorum. Etrafım üst düzey makinelere sahip profesyoneller ve iyi makineleri olan fotoğrafseverlerle dolu.

Ralliye katılanların içinde Burcu Çetinkaya da var ki tek kadın yarışmacı olduğu için onun birinciliği garanti.

Araçlar tam karşımdan, son virajın ardından çıkıp geliyorlar. Bana birincinin fotoğrafı lazım. Bütün insanların hedefi o ve herkes hazır.

Kadrajım ayarlı, yakın plan istiyorum ve makinenin izin verdiği ölçek nedeniyle araçla mesafem riskli. Makine seri çekmiyor, çocuk işi ve tek atışlık şansım var.

Öyle bir hesap yapmalıyım ki saliselerin altında bir sürede deklanşöre basmalı ve makine işlemi yaparken araba flash diskteki kareye hapsolmalı.

Herkes nefesini tutmuş vaziyette. Tripodlar kurulu, bizim makine elimde. Askerden tecrübem var. Daha yavaş eski Kırıkkale tüfekleri ile atış yaptığımızdaki yöntemimi kullanacağım. Mermiyi hareketli hedefin öyle bir zamanlamayla ve ölçüyle önüne atmalıyım ki mermi yolu katederken gelen hedefin hızıyla senkronize olmalı ve tam istenen noktada onunla buluşmalı.

Şampiyonun önce toz bulutu görünüyor. Birazdan küçük tepenin ardından çıkacak ve görünür olacak. Nefesimi tuttum. Üzerime tam gaz geliyor. O sola viraja girdi girecekken matematiksel hiç bir veri olmadan tümüyle içgüdüsel verilerle deklanşöre bastım. Klik sesi geldi.

Veee...


İşte bu!



Kimse istenen fotoğrafı yakalayamıyor. Kimsede şampiyonun en özel virajdaki arzulanan fotoğrafı yok.

"Ben de var," diyorum. "Tırtıl'ın minik Nikon L23'ünde hem de..." Etrafım sarılıyor, ekranından gösteriyorum. Nasıl becerdiğimi soruyorlar. Gülüyorum. "Tank şoförüydüm ben," diyorum.

"Simülatör dahil eğitimini almadığım ve kullanmadığım hiç bir silah yoktu," diye de ekliyorum. Gülüyorlar. Herkes e-posta adreslerini veriyor; o kareyi istiyorlar. Keyifle alıyorum adresleri ve eve gelir gelmez, fotoğrafı bilgisayara aktarıp herkese tek tek gönderiyorum.


En amcamın bir lafı vardı. Dolmakalemin revaçta olduğu klas çağlardı. Bana birlikte gittiğimiz kırtasiyeciden, ilkokul çocuğu elimin ölçeğinde Parker marka mürekkep çekilen bir dolmakalem almıştı ve bankaya gelmiştik. Onun çalışma odasınaydık. Daha sonra onun müfettiş arkadaşı; yıllar sonra CHP'den milletvekili, ardından da Devlet Bakanı olacak Doğan Kitaplı odaya gelmişti ve benimle konuşmuştu ve beğenisini daha sonra amcama söylemişti. Henüz Cumhuriyetin kokusu silinmemiş ve tüm masaları ceviz ağacından Ziraat Bankası'nın muhteşem binasındaydık. Koltuğuna oturttu enn amcam beni. Önüme bir kağıt koydu ve "Yaz bakalım," dedi.

"Güzel yazı yazan kalem değildir, insandır!"



*Daha çok fotoğraf içinse buradan lütfen, 25-26 Ağustos 2012 Hitit Rallisi

12 yorum:

  1. Nasıl büyük bir keyif o fotoğrafı çekmiş olmak!

    Çocukluğumdan beri doğa fotoğrafçılarına büyük hayranlık duyarım. Günlerce hatta bazen aylarca pusuda beklerler nadir görülen bir türün nadir yakalanan bir fotoğrafı için. O fotoğrafları görünce içimde uyanan coşkuyu tarif etmek mümkün değil. Fotoğrafa bakıp fotoğrafçıyı hayal eder ve içten bir teşekkür gönderirim her defasında. Eminim o gün bu fotoğrafı alan/gören herkes aynı hislerle müteşekkir olmuştur sevgili Buraneros :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Sen ne diyorsun Sevgili KuyruksuzKedi, ben yakaladığım için sevinçliyim ebette, ve an için bireysel bakıyorum yaptığım işe, çünkü ötekilerin çekmiş oldukları ön kabulüm var. Ama onca insan karavana atınca, daha doğrusu arzuladıkları fotoğrafı çekemeyince, o zaman işte durum bir anda ben neymişim be oluyor benim için:) Belki de bir çok basın emekçisini kurtardım o gün, bak bunu hiç düşünmemiştim:)

      Sil
  2. ne güzel bir anı. tam da en sonda amcanızın söylediği sözü doğrular nitelikte :) diğer yazıya da gidip fotoğraflara baktım, elinize sağlık, hepsi çok iyiler bence :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O söz başka sözlerle birlikte o kadar çok şey kattı ki sonra hayatıma Sevgili Şule, anlatamam, belki bir gün anlatırım ama:) Çok teşekkür ederim, çok keyifli iki gündü, en az üç yazılık malzeme vardı aslında. Üstelik benim sektörümdü, çok kişiyle de sohbet etmiştim, özellikle mekanikçilerle ama yazmamıştım, neden yazmadığımı hatırlamıyorum şu an, yoğun muydum yoksa keyifsizliğin verdiği bir tembellik miydi bilmiyorum, belki de fotoğraflar konuşsun demişimdir.:)

      Sil
  3. Kendi profesyonel fotoğraf makinesi ile fotoğraf çekerken, benim telefonla çektiğim fotoğraflara bakıp bakıp "amaaa senin telefonun kamerası çok iyiğğğ" diye hasetlenen bi ex arkadaş vardı bir zamanlar. Bak o geldi aklıma, okurken aklıma :) Bir de toprağı bol olsun Ara Güler'in "en iyi makine en iyi fotoğrafı çekseydi, en iyi daktiloya sahip olan da en iyi romanı yazardı." deyişi. :)

    Şanslı tesadüfler bile profesyonellik ister günün sonunda. Harika bir fotoğraf olmuş seninki de. Yıllar önce sponsorluğunu yaptığımız Gulf Superweekend günlerine gittim. Burcu'nun sunduğu bir tv programımız vardı hatta. Burcu'nun bu yarıştaki araba da turkuaz, turuncu Gulf Racing renklerindeymiş, ne güzel tesadüf.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ara Güler dobra adam. Bir albümü var bende, siyah beyaz, bakıp bakıp kendime ayar veriyorum. Nasıl bir sabırla çekilmiş her biri. Onlara bakınca diyorum ki çoğu zaman senin acelen ne oğlum. Sonra salıyorum kendimi, şipşakçılığa devam:) Çok eziyet etmim günün sonunda, bazen sabırla yakaladığım fotoğraflar oluyor. Arada bir gaza geliyorum:)

      Sil
  4. Gez göz arpacık:) Tüfekle fotoğraf makinesini özdeşleştirmeniz ne kadar denk düşmüş. İkisinde de hedefi tam on ikiden vurmak gerek. Özellikle hareketli hedefler tam bir uzmanlık ister. Yazım dilindeki ustalığınız fotoğraf çekiminde de varmış. Diğer fotoğraflara da baktım, hepsi çok güzel, tebrikler:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Askerlikten edindiğim ne büyük fayda belki de bu üçlü:) Çok teşekkür ederim, bir anlatıcı olarak evet, ama yaratıcı yazarlıksa söz konusu olan tekrar ederim ki sizin elinize su dökemem:)

      Sil
  5. Babamın Samsun'dan önceki görev yeri Bursa'nın Yenişehir ilçesiydi. Oradan da zaman zaman ralli yarışlarının bir bölümü için ralli arabaları geçerdi. Kimi kez sabaha karşı olurdu, biz çocuklar motorların uğultusuyla uyanırdık. Babamların dışarı çıkıp izlediğini hatırlıyorum, çünkü evin önünden geçerlerdi. :))

    Not: Önceki yorumu Samsun'a küçük harfle başladığım için sildim. ;)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. O dönem her sene Türkiye şampiyonasının bir ayağı bu coğrafyada oluyordu, sonra olmamaya başladı. İyi ki sonraya bırakmamşım diye düşündüm sonra, iyi ki çekmişim ve hatta şimdi yazmışım. Birileri bir gün, ya bizim buralarda da ralli yapılırmış der belki:) Ben de uyarınızla kalan izini evrenden sildim Sevgili Okul Arkadaşım.:)

      Sil
    2. Teşekkür edeyim destek eyleminiz için ve de yazmayı unuttuğum notu ekleyeyim bu vesileyle, linkteki diğer fotoğraflar da çok güzeller.
      Güzel fotoğraf çeken ve güzel yazı yazan Sevgili Okul Arkadaşım'a selam olsun. :)

      Sil
  6. Rica ederim, hep destek tam destek:) Okul arkadaşlığı da asker arkadaşlığı da hep bir adım öndedir:) Çok teşekkür ederim:) Sevgili Okul Arkadaşıma da selam olsun:)

    YanıtlaSil

İLETİŞİM İÇİN

laparagas@gmail.com

KATKIDA BULUNANLAR

Blogdaki yazıların tüm hakları La Paragas yazarlarına aittir.
Yazıların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.

  © Blogger templates Newspaper by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP