27 Mart 2023 Pazartesi

Hadi Gel De Yaz Bu Filmi

Kelimeleri bir türlü bir araya getiremiyorum sinemadan çıktığımdan beri. Neresinden başlasam, nerede bitirsem konusunda sıkıntı içindeyim.

Başka Sinema yolculuğumun öyle bir durağındayım ki!

Üstelik, muhteşem yemeklerle dolu bir tabaktaki renk renk, çeşit çeşit, ekşi tatlı duygular, doğadan gelen dinginlik, arkadaşlık, dostluk, yüreğinin götürdüğü yere koş gibi pek çok lezzetli uyaran, ağaç diplerinde bulunan naylona sarılmış anı defterleri perdeden çıkıp koltuğunda oturmakta olan ve mırın kırın eden beni süreç içinde ele geçirmiş, elimi kolumu bağlamışken...

Kelimeleri peşi sıra dökmesi gereken ruhum onlarla iş birliği içinde, avare ve zevkten 10 köşe. Ve aynı zamanda kendi keyfinin peşi sıra koşmaya devam eden bir bencil.

Şaşırtıcı, karmaşık, gel gitleri olan bir itirazın yanı sıra garip de bir zenginlik içindeyim.

Sanki hiç aklımda olmayan, tadını bilmediğim bir yerde enfes bir tatil yapmış, ruhumu sağaltmış, güzel insanlar tanımış, gündemin tüm gerilimli hallerinden azade bir katmana sıçrama yapan isyankâr ruhum makas değiştirtmiş de ben, perdede ve duygu karmaşaları içindeyken yine de yok olmuşum.

Üstelik beyazperde denen o büyücü, tüm direnç noktalarımı un ufak etmiş, bütün mekanizmalarımı işgal etmiş, mızırdandığım her anda da beni ikna etmiş...

Film boyunca kafa gösteren bazı mızmızlanmalarım, ukalalıklarım, kıyaslarım, aklımdan geçirdiğim tüm olumsuz ifadelerimse kendini final jeneriğindeki müziklere kaptırmış ve yerle bir...

Dağdan kaçıp, başka coğrafyalara yapılan seyahatlerin bünyedeki izleri, hayallerin gerçeğe bürünmesi, enfes insan manzaraları, sevgi, Daniel Norgren müzikleri, kadın eli değmiş reji eşliğinde şahane bir rehabilitasyon...

Daha ne olsun be adam!

Ve rüyanda bile yaşayamayacağın doğa!

Bonusu Nepal!



İki saati aşkın süre ukalalıklar, sıkılmalar, film hakkında tek kelâm etmemeyi düşünmeler, tek bir cümleyi bile olası bir yazı için kuramamalar eşliğinde son isim geçene kadar koltuğumda -çakılı- kalıyorum.

Sadece ben mi?!

Bir yan koltuğumdaki genç kadın, üst sıralardaki iki çift, bir genç kadın ve bir genç adam da...

AVM'nin kapanma saatleri...

Bir kahve...

ama sert bir Amerikano...

ne de yakışırdı; filmi zihinde tekrar akıtırken ve enn sevdiğim kadınla bir yolculuğu aynı masada konuşuyorken...

Müthiş bir keyifle, üstelik filme tüm mızırdanmalarımdan ve ukala eleştirilerimden aşina bir keyifle istasyona doğru yürüyorum.




Yönetmenler ve Senaryo:

Felix Van Groeningen, Charlotte Vandermeersch.

Oyuncular:

Alessandro Borghi, Luca Marinelli, Flippo Timi, Elena Lietti.

Kitabın Yazarı:

Le Otto Montagne.

16 yorum:

  1. Bir film daha sıraya girdi, anladım. :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İyi seyirler Sevgili Okul Arkadaşım:)

      Sil
    2. sırada dizi dizi bekleşiyorlar da ben ucunu kaçıracağım diye korku ve telaş içindeyim

      Sil
    3. Telaşa gerek yok bence, hafta boyunca tek bir film izleyen biri olarak belki de bunun rahatlığı ile söylüyorum ama... bu film de kaçmaz sanki:)

      Sil
  2. Geçenlerde bir Başka Sinema gösteriminde bu filmin fragmanına denk gelmiştim, inanır mısınız, o 2 dakikalık gösterim bile beni aldı uzaklara götürdü sanki. Ben bunu izlerim diyerek hemen telefonuma not almıştım filmi. Şimdi bir de burada sizin eşsiz yorumunuzla karşıma çıktı. Evren bana bir mesaj gönderiyor herhalde, bu filme gidilecek :))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Övgün için çok teşekkürler:) İyi bir yolculuk olacağını söyliyeyim, doğa muhteşem ama çocukluktan başlayıp yetişkinliğe ulaşan arkadaşlık, aile ilişkileri, finaldeki sürprizleri, Nepal seyahati, tabii ki müzikleri ile benim içimde türeyen -kısmen sıkılan- sabırsız ukalayı bile verdiği cevaplarla alt etti ki film, gerisini düşün:) İzlersen enfes bir yazı okuyacağımdan çok eminim; olumlu ya da olumsuz ama enfes olacağı kesin bir yazı !:)

      Sil
  3. Filmi kesin izleyeceğim orası net de, şu bloğun sağ köşesindeki "sana söz yine baharlar gelecek" beni benden aldı. :))))

    YanıtlaSil
  4. Dün akşamdan beri sürekli dinliyordum çok hoşuma gitti, sonra sürekli gözümün önünde olsun istedim..., bugün yeni bir tane daha yayınlandı:))

    YanıtlaSil
  5. Yazınız filmi fazlasıyla merak ettirdi. Amma velakin ne zaman izlerim bu konu bir muamma. Kaleminize sağlık :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim, cümlemizin kalemine sağlık:) Bir sinema yazarının özellikle -zaman bulunca- izlemesi gerektiğini düşünüyorum, kadın elinin değdiğini de hissettiriyor film:)

      Sil
  6. Her sinema yazınızı ayrı keyifle okuyorum ve okudukça izleyeceğim filmler artıyor:))) O kadar çok izleyeceğim film birikti ki, umarım izleyebilirim:)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok teşekkür ederim sevgili kitapkeşfi... Umarım izlersin:) İlk gençlikte benzer tavırları sergilemiş bir tecrübeli olarak derim ki, her filmi izleme telaşına düşmezsen ve az olsun ama öz olsun dersen, biraz da tarzınla uyumlu bir seçici olursan, işin biraz kolaylaşır, tecrübe ile sabit! :)

      Sil
    2. Çok teşekkür ederim:))) Dikkate alacağım görüşlerinizi, sizin bakış açınızı seviyorum:)

      Sil
    3. Ben de senin gencecik yazılarından epeyi şey kapıyorum:)

      Sil
  7. Yanıtlar
    1. Öyle durması biraz kişisel bir durum, izlenmez gibi de olabilir:) Birikimler ve zevkler meselesi yani, mesela bu izleyici ikiye bölünmüş izlerken ve sonra ikiye bölünen yanlarından biri baskın çıkmış. :)

      Sil

İLETİŞİM İÇİN

laparagas@gmail.com

KATKIDA BULUNANLAR

Blogdaki yazıların tüm hakları La Paragas yazarlarına aittir.
Yazıların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.

  © Blogger templates Newspaper by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP