Sen neylersen güzel eylersin Buraneros.
Oh, sabah sabah deniz kenarı yürüyüşü, iskeleden deniz seyri... Keyfiniz daim olsun, her daim.
İyiyiz Pek Değerli Yazarımız, Çok keyifle okudum yazını, yer yer gülümsedim. Tabii ki bu gençte iş var demiş biri olarak kendimle yine gurur duydum. Yazın o kadar sağlıklı düşünebilen bir zihnin ürünü ki... bayılmamak, bunun yanı sıra da kıskanmamak elde değil. Su akar yolunu bulur demiş ya atalarımız... Güzel olan şu ki senin suyun bilinçsizce akmıyor, akışın kontrolü hep senin elinde, sorgulama ve gerçeklik anlayışın ve farkındalığın şahane. E bunların sonucunun da güzel olmaması imkansız ve sonuç ne olursa olsun, gerektiğinde yeni bir yol açma ve o yolda yürüme konusunda da yetenekli olduğun kesin. Yani ve biliyorum ki sonuçları ne olursa olsun, senin için hayat boyu her şey çok güzel olacak.
Pek hoştu, keyifler okura kadar ulaştı, onun için de gülümseyerek başlanmış bir gün oldu ki güneş de elinden gelen gayreti göstermiş durumda. Taklitçi ve kıskanç ben şimdi kendini dışarı atacak ve iskelenin ucuna kadar yürüyecek, hemen.
Yazının içinde o kadar çok kopyalayıp yoruma taşımak, bu vesileyle altını çizmek istediğim şey var ki, ben kendi heybeme, alacaklarımı aldım. Biraz daha geliştiğimi, ülke gençliğine ve onların ülkeye katacaklarına dair umutlarımın bir kez daha tazelenmekle kalmayıp iyice arttığını hissettim yine. Dalgalanmaların farkında olmak ve onlara rağmen durumların da... çok sağlıklı geldi bana. Farkındalık ve sorgulama becerisi (bence) iki şahane eylem, sahip olanlar çok şanslı.
Evet yazıyı dün okudum, çok keyifliydi, yemekler fotolardan bile olsa afiyetlikti, fakat işte: Bu ülkede yaşayıp bir de TL kullanmak zorunda olunca bu zamanda, insan kurduğu hayalin fermuarını anında çekiyor ve hemen kafasının içindeki Facit hesap makinesinden gelen tıkırtıları dinliyor, üstelik öyle bir tıkırtı ki bunlar, okyanusun dalgaları bile duyulmuyor...
Yani bu yazıyı yazarak, bu mübarek günlerde çok sevap kazandın, yoksa Şeyseller nere biz nere?
Geç vakit, uyanmış bloglarda takılıyordum... ve Boris Vian. Tetikledi. Üşenmedim kitaplığa koştum. İlk okuduğum ve Boris Vian'la tanıştırılma kitabımı bir an göremeyince nasıl olur ama dedim, oysa hava atacaktım. Onları da yeni kitapların arasına koymuşum meğer. Küçük dayım almıştı onu bana. Mezarlarınıza Tüküreceğim. Tarihe baktım 1989, 2.Baskı. Günlerin Köpüğü ile yanyanalar. Gözlerim ışıldadı, içim köpürdü, ben zıpladım. Öyle yani...
Canın sağolsun kardeş, biz ara ara gelip dinleyip sessizce çekiliyoruz. Placebo yetti gari, baharı çıkarttırır, sen keyfine bak.
Sevgili Buraneros azıcık bile uzunsa dişi beyin diyor hoca. Fena değil bence de.
Çok teşekkür ederim, senin kadar yazamasam da ben de yazıyorum işte. Yazıyı gündüz görmüş ama Sevgili Okul Arkadaşıma yazdığım yanıtta belirtiğim gibi sonraya bırakmıştım, dün gece okudum. Ama bu sabah derin okudum. Derin okumalar beni şöyle bir yolcularlar... Koştum ve buldum, yazıya bir başlık koymuşum; U ile başlatmamış, Y'yi seçmişim. Sonuna da bir ünlem. Bir kurmaca... Bugünden bakmak bir başka bakış gibi dursa da, dışımdan biri, sanki başkası yazmış gibi baksam da dedim derin, bir hayal, hani biri yaşasa ve yazsa, bence çok kıskanılası. Çok severek yazılmış belli, kıymetli. Sonuçta aynı ayın bebeleriyiz dedim, bir iyi ki doğdun daha ekle, paragrafı şöylece bırak dedim, iyi mi ettim bilemeden... işte bu bilememezlik yüzünden bildim. Paragrafı eklemedim.
Canım Buraneros, ben de Aksaray'dan Bir Perihan'ı dinledim, seni ziyarete gelecektim "bittii" diye ünlemek için, sen erken davranmışsın.
Açıkçası kitaplıklarımıza koşmak kadar güzel kaç eylem var bilmiyorum, kıskandım, eski kitapları çok çok severim. Kim bilir kaç kere geldi eline, gözüne... Daha kaç kere de gelir.
Benimki çok az uzun, fena bir sonuç değil sanki.
Bir daha okuyup gelcem yorumlara zira biraz karıştı aklım :) Canım Ceren'e gönderilenleri anladım da diğerlerini tam çözemedim :D Yoksa hepsi mi canım Ceren'e 🤔 Bi tur daha okumam lazım 😅
YanıtlaSilİpucu: Hayır:)
SilKişilerin hepsini tam çözemedim, tahminlerim var. ;)
YanıtlaSilSabah içimden geçirmiştim, Sevgili Okul Arkadaşım denize gitmiş midir, fotoğraf çekmiş midir?
Cevabını aldım, teşekkür ederek. :)
Rica ederim Sevgili Okul Arkadaşım, asıl ben teşekkür ederim:) Tetiklenmesem gaza gelmeyecektim; düşündüm önce, heveslendim ama tembellik frene bastı, şimdi sabah sabah kalk git iş mi bile dedi:) Sonra kendimi ayakta buldum, motorlar ısınırken ötekimi bünyeden dışarı attık, çıktım, aslında ilk olarak bizim sokaktaki çiçek açmış ağaçları çekmiştim, çok fotoğraf olacak diye koymadım onları. Yazının bu şekli de bir anda oluştu kafamda, sonra hoşuma gitti ve devam edeceğim sanki ara ara:)
Silgöndermelerin bazıları çok net :) hepsini çözmem mümkün değil zaten diyerek, bulduklarımla yetindim Buraneros'cuğum ):)
YanıtlaSilİnan Sevgili Şule, bazılarını birisi getirip önüme koysa ben de çözemezdim, bugünkiler kolaydı. Sonra blog listemden yürüdüm. Plansız daldım bu işe ama Sevgili Okul Arkadaşım'a yazdığım gibi hoşuma gitti. Şimdi günlük olarak kumbarada biriktirip, ara ara piyasaya sürmeyi düşünüyorum:)
SilBen 2 kişiyi anlayabildim sadece :)) Takip ettiğim blogların yorumlarına biraz daha bakınacağım :)
YanıtlaSilAslında sana yazdığım yorum için çok bekledim, kenarımda yoktu yazdığım, çünkü bu fikir başlangıçta yoktu kafamda, fotoğrafları çekip sabahı anlatacaktım:) Fotoğrafları yerleştirdiğimde oluştu her şey. Bir başkasında kesin olacak, çünkü cevabın çok tatlıydı, , az önce kopyalayıp aldım:))
SilBen de var mıyım acaba dedim ama anlayamadım :)
YanıtlaSilSır vermiyoruz:)
SilÇoğunluğu anladım :)
YanıtlaSilFotoğraflara bayıldığım bir yazı olmuş, dünün yazısı bu sabah iyi geldi bana.
Sevindim, daha iyi gelecekler de olacaktır, ilerleyen günlerde Sevgili Momentos. Bu başlangıç, spontane gelişmiş bir deney... Bundan sonra içimdeki cin çocuk, biraz daha karmaşık, farklı zaman dilimlerinden kurgular yapabilir:)
SilHihi bulmaca yazı :) Ne güzel bakıyor ve görüyor senin gözlerin yahu!
YanıtlaSilÇok teşekkür ederim:)
SilVayy! Ne yaratıcı bir post bu:)
YanıtlaSilHazırdan yemek de diyebiliriz buna:)
Sil