Afganistan özelinde dünyada ne oluyor ne bitiyor üzerine meraklarınızı tetikleyecek!
Özellikle şu günlerde; Gürcistan, Rusya, Amerika arasındaki olayları daha iyi yorumlamanıza aracı olabilecek!
Kafalarınızda bu anlamda ışıklar yakacak!
Uluslararası siyasetin esas aktörlerinin iyi niyetleri nasıl kullandığını; dini inançlar, milliyetçilik ve özgürlük eksenlerinde insanları nasıl okşadığını, gaza getirdiğini, sonra da dize getirip oralarda kendi hedefleri doğrultusunda ve mecburiyetler ekseninde nasıl iktidarlar oluşturduğu noktasında cevaplar bulmanıza yardımcı olacak bir film Charlie Wilson'ın Savaşı...
Büyüklerin; yerel güçleri silahlandırma, askeri destek ve eğitim verme konusunda kendi çıkarları için uygun ölçekler kullanarak nasıl stratejiler yaratabildiği üzerine sert mesajlarını ironinin tatlı diliyle de verebilen film: Filler tepişir çimler ezilir cümlesini onaylarcasına, az gelişmişliğin asıl savaşanların piyonu olduğunu da göze sokuyor. Çıkar savaşlarının klasik iki yüzlülükleri, iç siyaset entrikaları, medyanın insanları manupule etmek adına nasıl kullanılabildiği üzerine güzel örnekler veriyor .
Özellikle Julia Roberts'ın canlandırdığı karakterin işlevine ve filmin son bölümlerine doğru Tom Hanks ile Philip Seymour Hoffman arasındaki diyalogda geçen cümlelere dikkat! O konuşmada, görevlerini yapan iyi niyetli çabalarla donanmış insanların aslında neye hizmet ettiklerinin hayal kırıklıklarını ve onları kullanan oligarşik yapının kirlenmişliğini göreceksiniz.
Tüm bu kirliliğin en anlaşılır ve çarpıcı anı şura belki: Göz önündeyken parlak nutuklar atan yönetenler için ülke adlarının, insanlarının öneminin olmadığına, onların dünyaya sadece ekonomik çıkarların kör gözleriyle baktığına, ülke adı gözetmeksizin benzer reçeteleri her yerde kullandığına ironik bir vurgu yapan: Kahramanımız Afganistan'daki yoksulluğu ve yoksunluğu görüp sözde özgürleştirme için Afganistan bütçesini yüzlerce kat artırmayı başarmışken; oradaki bir okulun yenilenmesi için savaşa harcanan paranın içinde lafı bile olmayacak bir miktar talep ettiğinde ''sanki Kabil'in milletvekili'' esprilerine maruz kalıp, kimse ''Pakistan'' için o parayı vermez ilgisizliğindeki yöneticinin sözcüğünü, Afganistan diyerek düzelttiği toplantıda. O toplantıdaki yüz ifadelerine ve diyaloglara dikkat !..
Aslında umurda olanın ne olduğunu sorgulatan, dünyada kirli savaşların temelindeki gerçeklikleri bir kez daha ortaya koymak adına mizahı da güzel kullanan, yakın çevremizdeki şekillenmenin ana amaçlarını anlamanıza katkı verecek, ha dedirtecek güzel bir film... İzleyin.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder