31 Ağustos 2008 Pazar

Bir Kelebeğim Olmuşmuştu...Üç evvel zaman önce..



........

Hayallerimin peşinden koştum hep;

Geçmişten sesler, geçmişten yüzler,

Yırtılmamış sevinçler

Ve saklı hüzünler yaşadım hep.

Ölümsüz idim; mihenk taşı, en büyük aşık,
En bi şeydim işte.

Sonra bir kış gecesi ansızın,
Yıllardır aynı daktilonun, aynı tuşunda kaldığımı
Anladım birden.

Acımasızca geçen mevsimler geçmiş, olan olmuştu;
Farkında değildim.

Mahalle bakkalı yoktu, arka bahçedeki dut ağacı yoktu.

Oysa ben, aynı aşkı aynı aşkla sevmiştim hep.

Şimdilerde dağ başında bir kelebeğin peşinden
Koşuyorum, iyiyim...



Uzun evvel zaman önce bu şiir aklıma yazılmıştı. Ben olsamdı keşke bunları yazan diye sanırım...

Ne kitaplarda yazan güzel cümlelerin altını çizerim, ne şiirleri ezberimde tutmayı beceririm.

Aslında çok isterim de! Sonra der, tembelliğin emanetine bırakırım...

Nasıl olduysa? Ben gibi olduğundan belki; yazılıvermişti aklımın not defterine; ama kim olduğunu bilemeden sahibinin...

Her aklıma geldikçe kere sormama rağmen bir bilene; bilememişti, bilmemiştim.

Bugün, ağaçlara yağmur değmeden incirleri toplayalım telaşlarında, ''küçük ve ne kadar tatlı bu sene incirler'' nakaratları eşliğinde, senelik iznine ayrılan erik ağacının gölgesinde bir kahvaltı keyfinde ordan burdan laflarken, birden bu şiiri paylaşmak geldi içimden.

Paylaşmasına paylaşacağım ama, içim rahat edemez bir türlü; "Sahibi kim?" olmaksızın.

Hadi dedim bir kez daha soralım bir bilene; olmazsa bilemedik deriz, kimdir sahibi?

Zor oldu, sonuçta bir başka yazının içinde zoraki bulduk "Sahibi kim?"i... Sevindi içim; rahat etti.

Rıfat Fahir İskit'miş efendim, Zeytin adlı şiir kitabının başındaymış...



Ve aradan 13 yıl geçmiş, pireler tellal olmuş. Bu yazı da Sevgili Momentos tarafından yazarını pek havalandıracak bir lezzetle seslendirilmiş. Dinlemek için buradan lütfen.


Resim: Hale Salih Asaf'ın yağlıboya bir tablosu dur.
Daha fazlası için: http://www.sanalmuze.org/retrospektif/

9 yorum:

  1. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  2. Ne kadar yalın bir anlatım. Paylaştığın için teşekkürlerimle :)
    Net'ten diğer şiileri de var mı, bir okuyayım merakı düştü içime..

    YanıtlaSil
  3. sizlerde sağolun:)...vili,aslında ben de merak edip diğer şiirlerine baktım şairin... yazımın sonuna da düşüncemi yazmıştım,sonra sildim...bu şiirle hatırlamayı sürdürmek istiyorum;)..bütün mesele zaman sanırım beenmaya bir denklik hali oluşmalı yazılanla okunan arasında:))

    YanıtlaSil
  4. Bu yazınızı poadcastte seslendirmeyi düşledim birden.. :) Ne dersiniz?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. E hakkınız derim, sevinirim. Sonuçta bulmanın epey zor olduğu bir yazıyı bulmuşsunuz Sevgili Momentos:)

      Sil
    2. Hani poadcastler kısa olsun denince epey gerilere, söz cimrisi olduğunuz zamanlara gitmem gerekti :))
      Eh bu da benim işim, bulmak yani :))
      Tamamdır, teşekkürler. Yayını yaptığımı yine buraya mı ekleyeyim?

      Sil
    3. "E bu da benim işim," en bayıldığım ifade:) Ben yazının altına bir notla link verip eklerim, hatta biraz da hava atacağım kısa bir yazı yazarım blogumda:) Bilmiyormuş, hiç okumamış, ilk kez dinliyormuş gibi blogunuzdan dinlemenin keyfini yaşamayı da asla ıskalayamam, kusuruma bakmayın:)

      Sil
    4. Tamam o zaman. Ben linki şuraya sessizce bırakayım. :))

      https://open.spotify.com/episode/6qIxq9kNjbsI9pEDrwqhyo

      Sil
    5. Çok teşekkür ederim:)

      Sil

İLETİŞİM İÇİN

laparagas@gmail.com

KATKIDA BULUNANLAR

Blogdaki yazıların tüm hakları La Paragas yazarlarına aittir.
Yazıların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.

  © Blogger templates Newspaper by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP