Sanırım öte dünyaların birinde güvenilir, güzel, gönülden can, şahaneler ötesi, fıstık gibi bir adama ihtiyaç vardı. Telefonu az önce aldım. Oturup onunla olan anıları yazsam defterlere sığmaz. Yeryüzünde hiç ama hiççç kimsenin kalbini kırmamış biri varsa O'dur.
Şahane bir ekiptik, şahane arkadaşlar...
Şahane yer, şahane içer, şahane sohbet ederdik ki biz nispeten küçüklerdik. Otomotiv sektörünün farklı dallarındandık ama bir yanıyla da birbirimizin rakibiydik.
Ülkenin farklı şehirlerinden gelen meslektaşlar şaşırırlardı; çünkü ülkenin farklı şehirlerinde benzerlerimizden yoktu. O kadar anı biriktirdik ki ciltlerle kitaba sığmaz. Yazıyı hiç düşünmeden yazmaya gayret ediyorum, çünkü haberi az önce kızkardeşimden aldım. Gözümden bir damla yaş düşsün istemiyorum.
Bir film gibi akıyor zaman; hangisini hangi özelliği ile yazsam bilemiyorum. Yaşadığım, güzel insanlarla geçirilmiş dolu bir hayatsa, bu hayatın önemli bir kısmı sanayi sitesine bulaşmış insanlardı.
Şaşarlardı başka kentlerden gelen insanlar, meslektaşlar. Hatta dile getirirlerlerdi başka hiçbir yerde rastlaşamadıkları arkadaşlığımızı. Bu kez güzel adamlardan, adı güzel, kendi güzel, arkadaşlığı güzel, koyu Beşiktaşlı Göksenin abi, gitmiş.
Biliyorum ki bizi daha önce bırakıp ama hep kalbimizde olan gitmişlerle buluşacak.
Takatim yok.
Olsa hepsinin adını tek tek yazacağım şuraya, lakin gözyaşlarımı, yazının burasından öte, sanırım tutamayacağım.
Ve iyi ki yazmışım dediğim, 2008 tarihli bir gün ile onu sonsuzluğa uğurlayacağım.
Göksenin Abi İle 24 Saat
Tadını kaybeden hayat..
17 dakika önce