13 Haziran 2009 Cumartesi

Kayıp Kimlik...

Bir Kimlik Bulundu, Kimlik Bilgilerinde Şunlar Yazıyordu:

Yaşadığı yer :
Medeni durum :
Meslek :
Eğitim:
Uyruğu:
Dini:
Cinsiyet :
Doğum tarihi :
Boy ve Kilo :
Saç rengi :
Göz rengi :

Bir de şunlar:

Hayatın işleyişi, renkleri, oyuncuları üzerine düşünen ve eğlenen...

Kitaplar, filmler ve müzik üzerinden insan ilişkilerini, duyarlılıklarını, çelişkilerini konuşmayı... Yakındaki gölün kıyısında kaya mezarlarının olduğu yere yayılıp kitap okumayı... Akşam üstü o gölün kıyısındaki içkisiz aile lokantasında kiremitte kaşarlı alabalık yemeyi... Yakın bir köyde, iki kardeşin küçücük lokantasında, kendi yetiştirdikleri kuzulardan yaptıkları tandırların suyuna ekmek banmayı... Kar yağarken, trenle eski kente gitmeyi... Depeche Mode' dan  I Feel You, Rolling Stones' dan Angie, Madrugada' dan  Stories from the street'i; Omara Portuonda ve Buena Vista Social Club' dan her şeyi, Rahmaninof''tan 2 numaralı piyano konçertosunu, Müslüm Baba'dan son albüm Aşk Tesadüfleri Sever'i, Juliet' den Avolon'u, Yann Tiersen'den Le moulin ve ´Sur le fil´i... İş için gittiği taşranın teneke saksılardan çiçek, evlerden yemek kokuları yayılan ara sokaklarında gezmeyi... Çiçek pasajında birayı, İnci'de profetorolü, uzun minareli camisi olan benzinlikteki büfede dünyanın en iyi soğutulmuş kolasını... Sinemada kola içip patlamış mısır yemeyi... Üç saniye çizgisinin sol dibinden şut atmayı... Arabada 5. vitesi... Dağbaşında dumanı... Kitap ve CD'leri çocukluğunda kendi başına ilk plağını aldığı dükkandan almayı... Küçük limanların balıkçı barınaklarındaki küçük lokantalarında gün batarken rakı balığa... Konser, sinema, tiyatro ya da iyi bir akşam yemeği sonrasında iyi müzik çalınan sessiz barlara gitmeyi seven... Kimliğin içine üç küçük yalan, bir ipucu yerleştiren... Adam gibi adam olmakla, seviyeli birlikteliklerin nemenem bir şey olduğunu bir türlü çözemeyen... Hayatın sınırlarında gezinirken, aynı zamanda derinliklerini sorgulayan bir bakışla, sosyolojisine ve ironisine de göz atan birisi...

Derinlikli, duyarlılıklar ve yaşanmışlıklar içeren bir olmuşlukla, doğumla ölüm arasındaki, adına yaşam denen zaman diliminde bir şeyler yaşadım (ve yaşıyorum) ne âlâ diyebilen... Hayata nanik yapıp göz kırpabilen... Üç küçük yalan bir ipucundaki ironiye zeka pırıltılarıyla tebessüm eden... En uzun dostluk romanını bir ıslıkta bulabilen... Bilmiyorum diyebilen bilemediğinde ve çok normal olan bilemeyişi... Farkında, genel geçer her şey üzerine konuşabilen, tek dereden su getiren, kelimeleri insan olan birisi...

Hangisi ?

Görsel:Videlec.org

7 yorum:

  1. Bulundu ama nasıl? Yoksa Kayıp mıydı? Yoksa bir kimlik mi aranıyordu da bulundu sonunda? tesadüfen mi oralardaydı? yoksa bilerek mi konulmuştu?

    ay ne çok sordum dimi :)

    Kayıp değildi bence o kimlik. Kitaplara bakılırken aralarından bir tanesine el uzatınca tesadüfen cebinden düştü.

    YanıtlaSil
  2. Onca kalabalıkta bu kadar kimliksiz insan dolaşırken kayıp bir kimlikte bunları bulmak v bunlarla mutlu bunları kimliğinin bir parçası yapmak olmak ne güzel

    YanıtlaSil
  3. hep benim düşündüğüm bir ayrım, bir yönelim, kimlik sözcüğünün asıl açılımları...

    YanıtlaSil
  4. kelimeleri insan, kendi adam, yüreği çocuk, aklı akılda kalan birisiydi... sevdası yürekte kalan.. kaldı mı bilmem ama böyle birisi kalır gibi geldi bana... kaldı (mı?)

    YanıtlaSil
  5. Rahmaninof' tan 2 numaralı piyano konçertosunu,Juliet'den Avalon'u dinlemeyi seven, hayata nanik yapıp göz kıpabilen nasıl kimliksiz olabilir ki? Sonuna kadar adam gibi adam.Adı olmasa ne çıkar?

    YanıtlaSil
  6. Ah benim meraklı tazem, güzel kardeşim efsam...Yok, bu normal bir kimlik aslında hangisi yazısı:)) Belki bir inca hinlik da vardır yazıda kimbilir?

    Ateş böceği sen de ne güzelsin ki yazıya yaklaşımın da bu kadar güzel:))

    Sera aynı bakış açısıyla yazdım bende bunu; asıl insanlar için asıl kimlik hangisi üzerine bir uslup denemesi olarak:)...ve yeri gelmişken ve okumadıysan A. Maalouf'un Ölümcül Kimlikler adlı deneme kitabını önerim hemen:))

    Kalmıştır sanırım Evren...Bana göre kalır valla:))

    Sufi çok derin bir yorumdu...Bence de ve aynı taraftan baktığımız için son söz olarak diyorum ki; aslolan emekle oluşturulmuş kimlik...ve oraya bakıp görmek gerek:))

    YanıtlaSil
  7. Amin Maalouf'u çok sevmem. bi ara okurum belki ama evde beni bekleyen ve hala da okumak için almadan duramadığım kitaplar dizisi beni bekler öncelikle :)

    YanıtlaSil

İLETİŞİM İÇİN

laparagas@gmail.com

KATKIDA BULUNANLAR

Blogdaki yazıların tüm hakları La Paragas yazarlarına aittir.
Yazıların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.

  © Blogger templates Newspaper by Ourblogtemplates.com 2008

Back to TOP