"Bu halk anlamıyor," diye kaptan köşklerinden laf sallayıp halkı bilmez sayanlara, faturayı hep ona kesenlere bakıp, şunları aklımdan geçiriyordum: ''Bu ülkede faşizmin hiç olmadığı kadar dorukta olduğu, oligarşinin güçlü, iletişim teknolojilerinin bugüne göre taş devri yıllarında bu beğenmediğiniz halk; bütün cephelere, ittifaklara, baskılara, tarihin en faşist generallerine rağmen sevdiğim partiye %42 oy verdi. Hem de ağırlıkla şimdi birilerinin oy deposu olan varoşlardan, toprak ağalarının diyarlarından, fabrikalardan, madenlerden... Ve o dönemde bütün fraksiyoner farklılıklara, görüş ayrılıklarına rağmen hep birlikte o partinin miting alanlarındaydık, sokaklardaydık, dağlara taşlara yazmaktaydık. Birisi bunu başarmıştı."
Oyumu mu Kullandım Yoksa Birileri Beni mi Kullandı
Çok uzun yıllar sonra miting için evden çıkıyorum. Bir yanım görmüş geçirmiş bir soğukkanlılık içinde ama bir yanım var ki yaş 17. O çocuk dün trene atlıyor ki ilk bingo, partizanlığın ve engel yaratmanın dibi. Tren ücretli! Oysa daha bir kaç gün önce kartımı okuttuğumda kırmızı yanmış, olayı kavrayamamış ve görevliye arızalı mı diye sormuştum. Aldığım yanıt bedava olduğuydu; çünkü birisinin mitingi vardı. Aynı bedavalık hali Teknofest'de de kullanılmıştı. Oysa dün ödeyerek geçiyorduk turnikelerden. Bizim vergilerimizden, ödediğimiz doğal gaz ve su paralarından maaş ve gelir elde eden belediye aynı şehrin insanlarını düşman muammelesi gibi bir ucuzlukla ve cahilce bir tavırla engelleyeceğini sanarak bu kez bedava yapmamıştı ulaşımı. Peki bir şeye yaradı mı? Tüm hayatım boyunca izlediğim mitinglerin en kalabalığı, en renklisi, yaş skalası en genişi ve coşkulusuydu. Her renkten insan vardı ve hiçbiri de meraktan orada değildi. Gecikmeye rağmen bir Allahın kulu bariyerle çevrilmiş alanı geçtim, onun dışında kalan yerleri bile terk etmedi. Müthiş bir ortaklaşmaydı. Kimin kim olduğu kimsenin derdi değildi. Halka her zaman güvenmiş bir insan olarak en umutsuz dönemlerde bile üstteki cümleleri kurmuş ben altını çiziyorum ki insanımızın çoğunluğu iyi ile kötüyü ayırmayı biliyor, cinsiyetçi bir tavrı yok ama -kötülerin kurduğu ve asla vazgeçemedikleri - şu ucube seçim sistemi yıllardır bizi mahvediyor. Bu seçim o duvarların yıkılacağını da gösteriyor. Belki kötüler kötülüklerini bir kez daha deneyecekler; belki yapacaklar ama kesin olan şu ki artık karşılarında o Türkiye yok. Halkın da birbiriyle derdi yok. Giyim kuşam meselesi ise unutulmuş bir kâbus.
Bana günün yıldızı kimdi derseniz. Başı dimdik, makyajını yapmış, kendine güveni dorukta, pırıl pırıl miting alanına yürüyen ve sadece altını çizmek için kullanacağım ifade ile LGBT+ kardeşimizdi. Ama daha önemlisi meydandaki hiçbir bakışın yadırgayıcı ve ötekileştirici olmamasıydı.
Gençler ve kadınlarsa başrolü paylaşıyorlardı.
ay çok heyecanlıyım Buraneros, çok...umutluyum, endişeliyim de...ama bu sefer olacak di mi? :) birlik olmayı 2.yüzyılda başaracağız dilerim
YanıtlaSilVarsayalım ki biz kaybettik, seçimin ardından şu an bastırılan ekonominin geldiği nokta açığa çıkacak ve ortalık yangın yerine dönecek zaten... Bir süre sonra da fareler gemiyi terk edecek. Sonra da birbirlerini nasıl sattıklarını göreceğiz. Ve ülke o andan itibaren güzel günler görecek.... Ama sanırım ve hissim o ki o süreci -en azından- yarın olmazsa da çok beklemeyeceğiz:)
SilAlanlara yansıyan coşkunun ve özgürlüğe duyulan özlemin tarifi yok... Muazzam.
YanıtlaSilAslında iktidarda farkında ve son çırpınışlarla kuyruğu dik tutma çabası içindeler. Kalmak için her türlü çabayı gösterecekleri kesin ama nereye kadar. Eğer tahmin edilenin üzerinde fark yerlerse de yapabilecekleri hiç bir şey yok.
SilNedense böyle gelmiş böyle gidecek gibi hissediyorum ben. Çünkü düzen değişirse işi bozulacak olanlar, kazançları kesilecek olanlar, geçmiş kazançları sorgulanacak olanlar mevcut düzen değişmesin diye ellerinden geleni yapacak. Umarım yanılırım.
YanıtlaSilGrup Yorum'dan 1 Mayıs'ı dinlemeni öneririm, iyi gelecektir:) Şu an ülkede işi bozulmuş olanların sayısı bozulacaklardan kat be kat fazla...
SilBu heyecanları yeniden yaşayabilmek bile hepimiz için ne büyük kazanç Sevgili Okul Arkadaşım. :)
YanıtlaSilKesinlikle Sevgili Okul Arkadaşım, valla çocuklar, gençler ayakta, dedeyi çok sevdiler:)
SilHaydi ya haydi <3
YanıtlaSilHaydi:)
SilUmutlu ve heyecanlıyım... Yarın göreceğiz artık :)
YanıtlaSilNe güzel:)
YanıtlaSilAkşamı iple çekiyorum. Zaman geçsin diye evin içinde dört dönüyorum. Umarım her şey çok güzel olacak. :)
YanıtlaSilPaylaşım için teşekkür ediyorum size.
Ben de size çok teşekkür ederim:) İkinci turla birlikte her şey olmasa da çok şey eskisinden daha güzel olacak... Bu olasılığı öngörmüş ve bu yazıdaki ilk yoruma verdiğim yanıtta yazmıştım:)
SilEşit şartlarda yarışa girilmediğinin kanıtlarından biri o bedava olan ve olmayan ulaşım şartları. Bunlara rağmen muhalefet çok iyi oy aldı. Rakibine kazandırtmadı. Henüz hiçbir şey bitmemişken biraz da olumlu tarafları görelim ve 28 Mayıs için umudumuzu kaybetmeyelim.
YanıtlaSilSevgiler Buraneros...
Valla bazı konformist yandaşlarımız popolarını kaldırıp da sandığa giderlerse, boyunun ölçüsünü almış diğer sol ve muhalif seçmenler de bir zahmet aynı işi yaparlarsa... ve sandıkların başındakiler de uyumazsa, kazanmamak için hiç bir sebep yok ki bu kez sadece bir küçük pusula ile uğraşılacağı için oy atmak da daha zahmetsiz ve kolay.
SilSevgiler benden de...
İkinci turu heyecanla bekliyorum:))) Umarım her şey güzel olur hepimiz için:)))
YanıtlaSilSonuçta 20 yıldır katlandığımız bir iktidar var, kafayı seçime çok takmaya da gerek yok ama oy kullanmak kesin... En fazla bir kaç yıl daha sabır:)
Sil