Martılar beni çağırıyor. Bir an sıkıntılı bir durum olduğunu düşünüyorum çünkü Disko sürekli denizin derinliklerine doğru son hızla koşuyor. Tam o noktada bir sürü martı. Önce ne olduğunu anlamıyorum. Fotoğraf çekmek için oradayım ve zihnim ona odaklı olduğu için de ne olup bittiğinin farkında olmadığım gibi durum da aslında beni pek ilgilendirmiyor.
Taa ki karadayken son hızla denize dalıp son hızla martıların şenlik içinde olduğu noktaya koşan Disko'yu görene kadar... Martılarda bir panik; tam gaz gelmekte olan Disko'yu fark ettikleri anda. Elbette havalanıyorlar. Sofra Disko'ya kalmış durumda. Beyimiz taptaze balıkları yemekle meşgul. Biraz da keyifle yüzüyor.
Sudan çıkmış ıslak Disko'nun karizması muhteşem. Rica ediyorum. O dünden razı. Bir kaç poz çekiyorum, biraz da sohbet ediyoruz. O sıra martılar konuyor sofraya tekrar. Disko fark etti ve tam gaz denize. Aslında o da bir bebe. Henüz bir yaşını tamamlamak üzere. Oynamayı ve arkadaşlık etmeyi seviyor lakin onun oyun arzusunu martılar henüz kavrayabilmiş değiller. Elbette Disko da kendini anlatabilmiş değil. O halde kumsalda biraz dinlenme ve martıların neden korktukları üzerine düşünme.
Haydi tekrar denize!
Tam gaz!
Martılar havalandı. Oysa bebe oynamaya gelmişti, aslında birbirlerine alışsalar ne keyif olacak. Lakin korkmakta da haksız değiller. Disko yaş itibariyle bir deli dumrul. Gaz kesmeyi henüz öğrenemedi ve dolayısı ile hızlı ve atak hamleleri kaçınılmaz olarak ürkütüyor martıları. Oysa bir soluklansa, tehdit hissi vermese martılara, her şey yoluna girecek. Çok hareketli ve oynaş bi bebe olduğu için de bir türlü anlatamıyorum neden kuşların alanı terk ettiklerini ona. Oysa çok da iyi kalpli kendisi. Bir de insanlar hissedebilse onu, hareketlerindeki coşkuyu. Misal geçenlerde bir gün yine genç bir hanımefendiye yanaştı. Bütün hünerlerini döktü. İstedi ki abla da onu sevsin fakat bu da kaba bir ablaydı. Tamam haklı olarak ürktü belki, ama ben yanaştım, dedim tehlikeli değil ve o bir bebe size temas etmek ve biraz oynaşmak istiyor. Lakin zarafet ve iyi yürek yoksunu ablanın kafasına bir kötek indirmek yerinde bir davranış olabilirdi.
Sanırım Disko martılarla daha yakın ve iyi arkadaş olabileceklerini düşünmeye başladı. Onlarla aynı balık sofrasında oturmak, sohbetin dibine vurmak ve tazecik balıkları götürmek ve hatta ufaktan kafa çekmek, insanlarla birlikte zaman geçirmekten daha güzel olabilirdi! Onun bazı insanlar hariç diğerleri ile bir sorunu yoktu. Bazen şımarıyordu tamam. İnsanın tepesine de çıkmak istiyordu ama bebeliğine saygı duyup da yapmaması gerekenler insanca anlatıldığında durumu hemen kavrıyor ve aynı hareketleri tekrar etmiyordu. Kumsalda yürümeye karar verdik. İleride bir martı topluluğu görmüştüm, muhtemel ki bir şenlik hazırlığındaydılar. Belki de yeni kararlar alacakları bir toplantı için ciddiyetli bir hal içindeydiler. Rahatsız etmemeye karar verdik. O halde coğrafyamızın uç kısmının bir fotoğrafını çekmemezlik de etmeyelim diye düşündük.
Benim işlerim vardı, sanırım Disko da biraz yorulmuştu, karnı toktu ve bir bebe olarak öğlen uykusuna yatsa onun için iyi olacaktı. Odasına geçti ve kıvrıldı. Görüşmek üzere dedim ve iyi uykular diledim, sonra da müziğimi açtım işimin başına geçtim.
7 Şubat Cuma
6 dakika önce