Sana daha önce hiç Yusufçuk hikayelerinden bahsetmiş miydim? Yusufçuk mücadele hayvanıdır. Yani öyle derler! Hayatımda hiç görmedim, ama aynı zamanda çok da güzel derler. Yusufçuğun mücadelesi doğduğu an başlar ve o bu mücadeleyi aşkı için sonlandırır. Bizim bildiğimizden biraz başka aşk hikayelerinin adamıdır Yusufçuk.
Doğru... Sana Yusufçuktan hiç bahsetmemiştim. Hayatları boyunca doğru eşi arayıp çiftleştikten sonra, erkeği dişisini, başka erkeklerden döllenmesin diye arkasından çeker. Sonra bir çabalama, bir hışım... sanıldığı kadar basit değil, hatta ölümcül olabilir. O, doğmak, hayatta kalmak ve metamorfozu için ihtişamlı bir mücadelenin, böcek örnekleri arasındaki en can alıcısıdır.
Herneyse... Sonum hiç Yusufçuk hikayelerinden birine benzesin istemem. Kıskançlığımız bizi girdaplarda boğsun da istemem. Birlikteliğimiz Ahmet Altan'ın kitaplarından birinde bahsettiği ölümcül kıskançlık hikayelerinden biriyle sonlansın da istemem...
Hayatımda "işte o" deyip adına binlerce harf karaladığım adamın, bir gece, bir hiç meselesi üstüne ellerimden kayıp gitmesine de izin vermem: Loş ışıklandırılmış bir salonda apansız masama oturan, ve bir bayram sabahı hiç yoktan yere kimseleri aramayıp sadece onun için telefona sarıldığım, çatlak sesimle kulaklarını yırtıp bayram kutladığım ve işte öylesine muhabbet olsun diye -yalan! numaramı kaydetsin diye- olur olmaz herşeyden, birşeylerden bahsettiğim bir ilk adam için...
Ve ileride gelirde kızlarımı eteklerime toplayıp, anlatıp gülerim diye oynadığım şakadan ibaret oyunlar... sevebileceğime hiç inanmayıp çıktığım yol ve yanıldığım her akşam, ağladığım her telefon... binlerce teklif-i red konuşması... ve hepsini geride bırakıp sana gelişim. Olmaz deyip, gelişim, gelem deyip gelişim... geçmişte ne bir iz ne bir toz bırakmadan gelişim, seni kirletecek en ufak bir kir pas almadan gelişim... ve geldiğimin farkına hiç varmayışın.
Ben seni şöyle sevdim, böyle sevdim nidaları atacak yaşı çoktan geçtim. Ama ben seni, benim sana verebileceklerimi tahmin edemeyeceğin ölçüde sevdim. Paylaştığımız şeyi, paylaşma biçimimizi sevdim... Her gürültü dahil, her küfür hatta her ağlama, gırtlağımdan çıkan öfke dolu sesler dahil, birbirimize kustuğumuz her gece hatta, her kıskançlık krizi ve her sevme, sevişme, dediği* gibi her üryan gelişme dahil bizi çok sevdim. Ve ne olursa olsun yaşadığım ve anlatabileceğim tek hikaye olarak kalmanı isterim... Halen herşey adına mücadele ederim. Yusufçuk misali...
Seni sevipte görüşemediğim 3 hafta dahilinde 6 kilo kadar verdim. Anoreksiyadan öleceğimi bilsem yine severdim.
Ters yüz
1 saat önce
"Ben seni şöyle sevdim, böyle sevdim nidaları atacak yaşı çoktan geçtim. Ama ben seni, benim sana verebileceklerimi tahmin edemeyeceğin ölçüde sevdim. Paylaştığımız şeyi, paylaşma biçimimizi sevdim... Her gürültü dahil, her küfür hatta her ağlama, gırtlağımdan çıkan öfke dolu sesler dahil, birbirimize kustuğumuz her gece hatta, her kıskançlık krizi ve her sevme, sevişme, dediği* gibi her üryan gelişme dahil bizi çok sevdim. Ve ne olursa olsun yaşadığım ve anlatabileceğim tek hikaye olarak kalmanı isterim... Halen herşey adına mücadele ederim. Yusufçuk misali..."
YanıtlaSilsanırım en güzel veözel böyle anlatılabilirdi sevgili captaiin...ne diyeceğimi bilemediğim için sadece harikasın deyip çekiliyorum...
p.s: bu arada daha sık yazmalısın. ya da yazdığını varsayarak şöyle demeli belki de; daha sık yayınlamalısın...
Bende aynı dizelerde takılıp kaldığımı söylemek için gelmiştim sayfaya. Gülümsedim ve kaldım.
YanıtlaSilne diyeyim ki müthişşş
YanıtlaSilİçtenliğinize ve samimiyetinize hayran kalmamak olanaksız.
YanıtlaSilÖyle sade bir dille dile getirmişsiniz ki sevgiyi, sözleri, paylaşımı! aşkı..
Ve bu kadar da net anlatılabilirdi..
Bir tiyatrodan alıntı gibi."ben seni sen olduğun için sevdim. var olduğunla olmadıklarınla, ki onlarda senin birer parçandı. olmasalar bile.."
İşte ben sen seni böyle sevdim...Sevmenin en güzel şekliydi bu sevgilerimle.
YanıtlaSiltitrediğim andır: "Yusufçuk misali..."
YanıtlaSil"işte o" deyişin boşa çıkmamıştır, düzelmiştir umarım..