Yalova Gemisi orada olmaktan en çok keyif aldığımız mekanlardan biriydi. Yelken Kulübün Batı Parka taşınması ile birlikte liman içine nakledilen gemi; İstanbul Şehir hatlarından emekli olmasının ardından dönemin Belediye Başkanı Muzaffer Önder tarafından şehire kazandırılan, onun döneminde olduğu gibi sonrasında da restoran ve kafeterya olarak belediye tarafından başarıyla işletilen bir mekandı.
Yurt içi ya da yurt dışından gelmiş konuklarımızı özellikle yaz akşamlarında güverteye atılmış masalarda ağırlamaktan çok zevk alırdık. Tırtıl'ın listesinde-özellikle pizzasıyla- üst sıralarda yer bulan Yalova Gemisinin tersaneye çekildiği süreçte yokluğunu hissetmiş, dönünce de çok sevinmiştik. Yeniden açılmasını sabırsızlıkla beklemiş, iki hafta evvelde Mussano'lu bir pizza keyfi yapmıştık.
Bu hafta acıkınca kardeş ve nereye gitsek acabaların arasında dolaşırken, Tırtıl'dan gemiye gidelim önerisi geldi. Kardeşin fikriyatında başka yerler varken bizim referanslarımız üzerine rotamız gemiye çevrildi .
Masaya oturup da camdan denize bakarken bir yandan da buraya getirmenin hoş olacağını düşündüğüm insanlar geçiyordu aklımdan. Hatta şöyle bir program yapmıştım: Sabah Samsunum 1 ile şehirin tüm sahilini denizden izleyebileceğimiz yolculuğa eşlik edecek mavilikler içinde bir kahvaltı, akşamda burada balık keyfi...
Özel işletmeciye devredilmiş mekanla ilgili ilk fikirler kafamda şekillenene kadar sürebilen bir hayal olarak kaldı düşüncelerim.
Hemen arkamızda duran Doluca standındaki şaraplara bakarken, o ara gözüm Terra'lara takıldı ki Buzbağ ezeli favorilerimden biridir.
Ben onlara göz atarken işletme sahibinin Dolucalara yönlendirme çabası, bunu yaparken de Dolucaları övmesi, katoloğunu elime tutuşturması ve de kurduğu "biz de içtiğimiz için biliyoruz, bunların tadı daha güzel" cümlesi, bu ifade edişteki çok bilmiş -uyanık- esnaf tavrı, aslında çok şeyi anlattı.
Sonuçta Tırtıl pizzasını beğenirken... paçanga böreğine -eskisinden epey uzak olmasına rağmen- hep birlikte geçer not verirken... bolonez soslu makarnalar iyi niyetli çabalarımız sayesinde idare eder noktasına kadar tırmanabildi. Ancak küçük birahaneler ile 5. sınıf meyhanelerde sunulan, lezzet ve ölçek açısından göz dolduramayan tavuk şiş rezaletti. En kötüsü de balıklarla aynı yerde pişirildiği için "mis" gibi balık kokuyorlardı.
Sonuçta, bize hizmet veren kadın garsonu başarılı bulup, mekana değer kattığını hatta bu işletme anlayışı ve lezzete fazla olduğunu düşündük
Sabah Kanat Akkaya'nın yazısında yer alan Kaktüs'ün geleceği ile ilgili haberle birlikte iki kayıp ağır geldi açıkcası... Üstelik 87 yıldır aynı yerde hizmet veren Lezzet de taşınıyor. Off!
Sırtınızda tarih, bohçanızda Türkçe ile Üsküdar!
1 dakika önce